Hayatakisi

İlk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu
Bebeklerin ulusu yok
Başlarını tutuşları aynı
Bakarken gözlerinde aynı merak
Ağlarken aynı seslerin tonu

Bebekler çiçeği insanlığımızın
Güllerin en hası, en goncası
Sarışın bir ışık parçası kimi
Kimi kapkara üzüm tanesi

Babalar çıkarmayın onları akıldan
Analar koruyun bebeklerinizi
Susturun susturun söyletmeyin
Savaştan yıkımdan söz ederse biri

Bırakalım sevdayla büyüsünler
Serpilip gelişsinler fidan gibi
Senin benim hiç kimsenin değil
Bütün bir yeryüzünündür onlar
Bütün insanlığın gözbebeği

lk kez yurdumdan uzakta yaşadım bu duyguyu
Bebeklerin ulusu yok
Bebekler, çiçeği insanlığımızın
Ve geleceğimizin biricik umudu...

INSANLAR

İnsanlar da ülkelere benziyor
Sınırları var, yüzölçümleri
Yasaları var
Bayrakları, ilkeleri
Kimi dağlık bir arazidir.
Kimi kıraç
Kimi bereketli
Kimi dardır
Kimi engin gözalabildiğince
Kiminin sınırlarından sıkı pasaport denetimiyle girilebilir.
Elini kolunu sallayarak girersin kiminden içeri
Sonuçta ne küçümse insanları kızım
Ne de önemse gereğinden çok
Ama anlamaya çalış
Nedir ve ne kadar genişleyebilir yüzölçümleri

ASK

Değişir yönü rüzgarın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk, iki kişiliktir.
  Bir anı bile kalmamıştır
  Geceler boyu sevişmelerden
  Binlerce yıl uzaktadır
  Binlerce kez dokunduğun ten;
  Yazabileceğin şiirler
  Çoktan yazılıp bitmiştir;
  Ölümdür yaşanan tek başına.
  Aşk, iki kişiliktir
Avutmaz olur artık
Seni bildiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına.
Aşk, iki kişiliktir.
   Yitik bir ezgisin sadece
   Tüketilmiş ve düşmüş gözden;
   Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
   Gece camlara sürtünürken;
   Çünkü hiç bir kelebek
   Tek başına yaşamaz sevdasını,
   Severken hiç bir böcek
   Hiç bir kuş yalnız değildir;
   Ölümdür yaşanan tek başına,
   Aşk

AVRUPA

Şu gurbet eline geldimde gardaş

Gözün bastığını ütenler gördüm.

Yoksulun Hamisi fakire sırdaş

Gariban sırtında ötenler gördüm.

Helal kazanç için mekik atanı,

Mekan bulamayıp parkda yatanı,

Gördüm üç kuruşa insan satanı,

Ucuzca götürüp atanlar gördüm.

Şeref haysiyeti yere düşüren,

Riya Mutfağında Aşı pişiren,

Kaynağa bakmadan alıp aşıran,

Haramı helâle katanlar gördüm.

Küçüğünü kollamayan kansızı,

Büyüğünü tınlamayan densizi,

Hatır gönül dinlemeyen gamsızı,

Terbiyeden yoksun kotanlar gördüm.

Serbest oldu zina piçden geçilmez,

İnsanlar bozuldu rengi seçilmez,

Flört Moda Manitasız çıkılmaz,

Nikahsız oturup yatanlar gördüm.

Becerib de dal dikmeyen dalsızı,

Gördüm yolu bulamayan yolsuzu,

Libas üstlük alamayan çulsuzu,

Ev yurt kuramayıp bitenler gördüm.

Ayni yol

Geçti bahar ayları

Yaprak oynamaz yaprak

Yedin nicelerini

Doymadın kara toprak

Ne gelinler genç kızlar

Hiç gitmedi ağrına

En sevdiklerimizi

Basmadın mı bağrına

Yâr olduk birbirine

Kadere bel bağladık

Sen verince sevindik

Biz verince ağladık

Zengin fakir demesin

Ölümü özetlersin

Günde bir garibanın

Yolunu gözetlersin

Ayva verdin yâr verdin

Her şeyi senden aldık

Kandık cömertliğine

Şükürden mahrum kaldık

Sen de insanoğlunu

Üzersin demedim mi?

Biz senden yedik ammaaa!

Sen bizden yemedin mi?

ACIM VE BEN

Elimle yüzüm çoktan kırıştı,

Salyam sümüğe aktı karıştı,

Elim bastona çabuk alıştı,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Ayağım tutmaz ellerim titrer,

Sarktı vücuttaki tüm bütün etler,

Doktora gider onca servetler,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Yanağım çöktü gözüm süzüldü,

Saçım ağardı belim büküldü,

Dişler ağzıma tek tek döküldü,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Günlerim artık acı geçiyor,

Gözlerim cismi ağır seçiyor,

Ömrüm benim son demini içiyor,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Bıyık sakala hepten karıştı,

Vücudum dertle çoktan tanıştı,

Bünyem haplara hemen alıştı,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Kimse bakmıyor artık yüzüme,

Perdeler indi iki gözüme,

Sözüm geçmez oldu dizime,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

Elim tutmuyor ayak tutmuyor,

Kalbim eskisi gibi atmıyor,

Yüzüme şimdi kimse bakmıyor,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

***

efkarlar bürür,

Gözlerim baksa da puslu görür,

Fala baktırsam mezar görülür,

Olmaz olasın, sen ihtiyarlık…

VURGUN

YEDİĞİM VURGUN

Yenildim dert, kedere,

Çaresiz, perişanım,

Yıkıldım, düştüm yere,

Yara, bere her yanım.

Saçlarıma kar yağdı,

Kışa döndü baharım,

Feryadım göğe ağdı,

Yangın yeri şu bağrım.

Bende mecal mi kaldı,

Bedenim, ruhum yorgun,

Umutlarımı çaldı,

Yediğim onca vurgun.

Uyuma uyan

UYUMA UYAN BUGÜN 30 AĞUSTOS

….

Başında komutan vardı,adı,Mustafa Kemal

Düşmanı yıldırdı büyük Komutan

Zaferleri,yaşattı bizlere,Düşmanı etti perişan..

Ruhun şaad, olsun benım Atam…

…..

Minnattarız sana ölsekte,vatan için

Ecnebiler,birlik oldu yıkamadı Türkü

Varız,biriz,yıkılmadık,Ülkem için

Unutma,evlat,sana armağan veren Atanı

…..

Ağustos, 30,da,armağan etti bize Bayramı

Verdi varını,yokunu,cananı,da canını

Düşmana ezberletti,Türkiyemin Marşını

Uyuma,ülkem,uyan,bugün,30,Ağustos Bayramı

…..

Kanında taşırsan varsa,vicdan,

Okursun, düşmana,sende ferman,

Vurulsanda,kalsanda kanlar içinde

Namus,şereftir,söz konusuda, Vatan…

……

Albayraklarla,süsleyin her yeri,evinizide,

Çatlasın düşmanlar,yıkılsın ecnebiler

Vurulmuş,genç,anne ağlıyor Şehidine,

Yaşlı,genç,15,likler, sahip çıkar Ülkesine..

…..

Bayramınız,kutlu olsun ey insanlar

Gururlan,sana hediye,etti,sana Atan

Sev,sarıl,Ülkene,sevgice, olmada, satan,

Ayırım yapma,kimseyi,kucakla,bugün Bayram…

….

Türkiye yi parsellediler,kafalarınca,

Unuttular Türkün,adını şanını onlar

Bilemediler,ki,Türklerdir,toprakta, yatan!!

Bozguna,uğrattı,denize,dökerek,Mustafa,Kemal.!

…..

Kutlu,olsun,Bayramımız,Zaferler bizim

Sorgula,tarihini,oku,bizler kimiz,!!!!!

Canımız,feda,olsun,gitsekte,kellemiz!!

Unutma Arkadaş,biz,Tarih,kokan,Türkiyeyiz….

….

Tarih,30,Ağustos, ellerde şanlı Bayrak

Utanma,unutma,tarih de şanda, senin

Sarıl,bayrağına,olsun,gerekirse kefenin,

Beni,sormayın,ben Atam,aşığı

Volkan

Sanki sensiz gecem cehennem

Yakıyor yüreğimi içim bir volkan gibi

Sarmış etrafımı yangınlardayım

Dağlıyor yüreğimi içim bir volkan gibi

Yazın üstüme yağsa yağmurlar

Yüce dağlarda erise biriken karlar

Taşsa da sahillere denizler sular

Sönmez bu ateş içim bir volkan gibi

Sarmış dört bir yanımı tüm hüzünler

Yalnızlık peşimde geçmiyor günler

Sensiz ey sevdiğim gülmüyor yüzler

Dinmez bu ateş içim bir volkan gibi

Geçse de aylar yıllar bekleyeceğim

Yansam bir küle dönsem seveceğim

Belki kaderime boyun eğip öleceğim

Bağrım yıkık yanık içim bir volkan gibi

BUYUR BURDAN YAK

Tayyip Erdoğan ile Emine Erdoğan açılışını yaptığı AVM nin bir et reyonuna resmi ziyarete gitmiş. Reyonu tertemiz ve çok düzenli olarak görmüş. Adamları ile gezerken rast gele bir kasabın tezgahına gelerek sohbet etmeye başlamış. Cumhurbaşkanı : dana ve koyun etleri fena değilmiş, işler nasıl gidiyor ? diye sormuş.

Kasap: genelde iyi idi ama bugün bir kilo bile satamadım;

Cumhurbaşkanı : neden ?

Kasap: siz ziyarete geldiğiniz için müşteriler pazara alınmadı;

Cumhurbaşkanı : o zaman ben alayım, bana 4 kilo verir misiniz;

Kasap: hayır satamam;

Cumhurbaşkanı : neden satamıyorsun ? diye sormuş;

Kasap: sizi gelecek diye tüm bıçaklarımızı topladılar,

Cumhurbaşkanı : bıçak olmasa da olur, bana şu parçayı ver bakayım;

Kasap: yine de satamam, demiş;

Cumhurbaşkanı: yine ne oldu ? Neden satmıyorsun ?

Kasap: çünkü ben kasap değilim, Silahlı Polis timinden bir askerim.

Cumhurbaşkanı sinirli bir şekilde: git bana komutanını çağır, demiş;

Kasap: o da karşıda balık satıyor; diye cevap vermiş.

🤣🤣🤣